Bu Blogda Ara

25 Nisan 2009

Gırgır'da Korku ve Gerilimin dibine vuran çizer, Galip Tekin

Galip Tekin için Korku ve Bilim Kurgu mizahın ilk Türk temsilcilerinden dersek yeridir. O zamanlar Vampirella ve Korku temalı çizgi romanlar da yaygındı tabi. Ancak Galip abi farklıydı, gerilimi, korkuyu yaratırken öyle inandırıcı detaylar yazar çizerdi ki sizi dört kat gererdi. Galip'in Gariplikler Köşesi isimli bir köşesi vardı.

Yine ilginç esprileri çizerdi. Yazı karakterleri de grafiti rahatsız ediciliğindeydi.

Ayrıca öyküleri de Bilim-Kurgu tadını veriyordu. Her öyküde bir öldürme tekniği öğrenebilirdiniz. Batıl inançları, köy adetlerini, şehir hikayelerini ve bir çok unsuru öyle güzel serpiştiridi ki öykülerine sizi yakalar sürüklerdi içine. Hele devam eden öyküler haftaya kalınca meraktan ölürdünüz.

Çizgi tarzı da öyküleri için uygun tarzlıydı, o bir uçan daire, teknolojik alet ya da silah çizse daha fantastik gelirdi, bir köpek balığı çizimleri var ki küvete girerken korkarsınız yani. Hem gereksiz tarama karşıtı Oğuz Aral'a inat taramanın gerekli olduğu tarzda çizmiş, hınzır abim:))

Bu arada Oğuz Aral'ın onu pek sevdiği söylenirdi. Belirli psikolojik rahatsızlıkları ve kafasına esince kopup gitmeleri var denir ama ben onun detaylı tarama ve siyah işçiliğiyle bir dönem devamlı çizerlerden olduğunu takip ettim. Gayet istikrarlı ve üretken bir çizerdir.
Bu arada benim amatör karikatür götürdüğüm sıralar -Oğuz Aral bakmaz ise- karikatürlere o bakardı, bundan dolayı onunla ayrı bir muhabbetimiz vardı. İlk karikatürümü o 8.000 tl'ye alıp (enflasyon vs zamanı bol sıfırlı fiyatlar böyleydi) Gırgır'da yayımlamıştı.
Gırgır kapanınca Dıgıl ve Avni dergileriyle de ilgilendi. Dıgıl'ın çizgi roman öykülerine de o bakardı. Yeşilyurt'daki yerlerine gitiğim dönem benim de öykülerimi iyi bulmuş ancak çizgilerimin pişmesi gerektiğini belirtmişti.
Dıgıl ve Avni sonrası bir ara Hıbır Dergisi'nde ben profesyonel çalışırken tekrar beraber çalıştık. Ben Hasan Kaçan'ın Eşşek Herif tiplemesine asistanlık yapıyordum. Daha doğrusu bulduğum esprileri Hasan abiye onaylatıp çizimini de yapıyordum. Bana Hasan'ın çizgilerinin bir başkası tarafından çizildiğini dahi farketmediğini söylemesi beni onurlandımıştı. Halbuki çuvalladığım oluyordu tabi. Bana karşı hep iyi biriydi sağolsun. O zamanlar Joker adında 18 sayı yaşayan bir çizgiroman-gençlik dergisi de çıkarıldı ve o da çizmişti.


En bilinen öyküleri; Acayip palas oteli, Profesyonel, Bir küçük kara delik, Alavarza vb.'dir. Tursuntur adlı öyküsünde uçak yapan bir Türk'ü konu alışı hatırladıklarımdandır.
Bu dönem sonrası Kemancı Bar'ın ortağı oldu ve buradaki ofisinde de akşamları çizmeye devam etti. Bu dönem bir kaç kez oraya gittiğimde kendisini ofis çizim odasında rahatsız etmişliğim var.
İstanbul Kanatlarımın Altında isimli Mustafa Altıoklar filminde Hazerfan Ahmet Çelebi'nin tasarladığı kuş kanatlarını film için çizmiştir. Mustafa Altıoklar tarafından kısa film olarak bir keskin nişancıyı anlatan öyküsü de çekilmiştir. Film sektörüne de bir çok eseri olmuştur.
Hıbır ve Joker sonrası Leman ve Lemanyak Dergisi'nde çalışmalarını sürdürdü. Epey ara verdikten sonra tekrar Penguen Dergisi'ne çizmeye başladı.Bir de duyduğuma göre Boğaziçi Üniversitesi'nde Art Of Animasyon - Çizgi Roman- eğitmenliği de yapmış.

Hiç yorum yok: