Bu Blogda Ara

15 Eylül 2009

Engin Ergönültaş ve köşeleri

Aslında Engin abi ile tanışamadım, kendisinin dergide çizdiği zamanlar bana denk gelmedi sanırım.
Engin Ergönültaş, döneminin varoşlarında yaşayanları çok iyi analizle yansıtan öyküleri ile tercih edilen ve farklı çizgisi ile kendini farkettiren uluslararası bir çizerdi. Onun çizgi sayfalarında, beş parası olmayanın ruh haliyle yaratılan daleverleri, saf ile cin fikirliyi iyice harmanlayan öyküleri buluverirdiniz.

Mazlumu öyle güzel anlatırdı ki kendinizin de aciz kaldığınız bir yanınızı size hatırlatır sizi öyküleriyle kavrardı. Bu öyküler güldürürdü ancak daha çok düşündürür belki de üzerdi gibime geliyor.
Gırgır sonrası Behiç Pek ile beraber "Pişmiş Kelle" isimli bir dergi çıkarmış ve birçok usta çizeri bile çizim tarzıyla etkilemiş bir çizer olarak kendisi mizah dergiciliğimiz için önemli bir sanatçıdır. Pişmiş Kelle dergisinde onun dışında Behiç Pek, Kemal Aratan, Metin Demirhan, Faruk Bayraktar, Altay Kaynar, Erdoğan Dağlar, Metin Fidan, Bahadır Baruter, Erhan Nuhoğlu (aynı zamanda MSÜ Endüstri Tasarım Bölümü'nden arkadaşım Alp Nuhoğlu'nun kardeşi olur), Yılmaz Aslantürk, Serdar Girkal v.b. çizerler de çizmiştir. Ben de amatör olarak dışarıdan espri ve çizim götürmüştüm bu dergiye.

Uğur Durak ve Üşütükler Köşesi

Bu köşeyi ben hayal meyal hatırlıyorum. Yaşım gereği 1977 yıllarının mizah dergilerini hatırlama zorunluluğum da yok yani arkadaşlar :))

Ancak o dönem de hatırladığıma göre gözüm çizim ayırdediyormuş diyeyim de kendime pay çıkmış olsun.
Asıl Uğur Durak ile tanışmamız Gırgır dergisinden ayrılanların Hıbır dergisini kurması sonrası oldu. O zamanlar Raka-Raka-Rak adlı köşesini ve kısa özgün öyküleri çizmesi ile daha da tanındı. Çizgisi, kirli çizim ve tarama tarzı ile Belçika ve Alman çizgi ekollerinde rastlanan bazı çizgileri andıran ancak bunu çok ustaca gerçekleştirem bir şekilde idi. Yukarıda gördüğünüz Üşütükler köşesinde Gırgır'ın sade taramasız tarzından tamamen kopmuş bi halde yeniden çizgi dünyasına dönmüş oldu. İleride Hıbır dergisi bölümünde (o kısıma varabilirsem tabi) Raka-Raka-Rak ve diğer çizimlerine değinmeye çalışacağım.
Onun hakkında Gırgır gençlik dönemi çizgilerini zaten Oğuz Aral ağzından 1977 yılına ait sayfada okuyabilirsiniz.
Uğur abi ile en son 2009 Haziran ayı gibi karikatür portre yaptığı kendi standında Kadıköy Nautilus Alışveriş Merkezi'nde karşılaştık. Gırgır, Hıbır, HBR Maymun ve sonrasında Suat Gönülay ve birkaç çizerle ortak "Kadayıf" isimli bir dergi de çıkarmış bu usta çizer, halen çizgiden para kazanıp bu yolda bilek sallıyordu. Bu mekana sık gittiğim içim o dönem epey muabbet ettik. Dergi ve ajans deneyimleri sonrası yine kendi başına çizim işine bu standla dönmenin keyfini yaşıyordu. Darısı bizlere. Bu stand önünde bir fotoğrafını almayı da ihmal etmedim tabi.

Aynı zamanda faal sitesi olan web adresinden daha fazla bilgi bulabilirsiniz; " http://www.rakarakarak.com ".
Bu arada sitesinde kullandığı 1977 yılına ait bir Gırgır kapağı da Oğuz Aral, Uğur Durak, Orhan Alev, Hasan Kaçan, Ergün Gündüz vb. çizerlerin o dönem fotoğrafları olması ilgimi çektiği içi yayımlıyorum.

Buradaki bazı çizerleri ben de hatırlayamıyorum, kendisini tekrar görünce sorabilirim ancak. Bazılarını benzetsemde isim vermem hatalı olabilir diye yazmadım.