Bu Blogda Ara

01 Temmuz 2016

Munch tablosu Scream ve oruç tutma alışkanlıklarımız...

 Munch'un ünlü tablosu Scream'i biraz deforme ettim, hoş etmeyen, herşeye kullanmayan kalmadı ya zaten:)
Yemek ve içkiyi gören müslüman biraz çıldırmış:)



Ancak bunu kısmen doğruluğu var. Yazımı sonuna kadar okursanız onu da açıklıyorum.
Bilirsiniz Ramazan ayında oruç tutanlar, bazı konularda hassaslar. 
Biz çocukken, oruç tutmadığımızda bile bize sokakta yemenin (özendirecek tarzda yemenin diyelim) ayıp olduğu söylenirdi. 
Öyle ki sokakta annelerimi;
"Çocuksun, sen ye!"
dese bile ağzımıza çabucak tıkıştırırdık simidi, kimse görmesin, ayıplamasın diye.
Ancak bu durumda gören oruç tutanlarda yerken görse bile hoşgörülü davranırdı yiyene, sessizce kafasını çevirir, yiyen rahatsız olmasın diye uğraş verirdi sanki. Bilirdi bir sebebi vardı.
Ama günümüzde olay değişti, keyif için yenen şeyi, göze sokarak yeme başladı sanki, tabi keyiften ye, sorun değil ama oruç tutan birine de biraz saygı göster.
Müslüman olmayan komşularımız bile buna dikkat ederlerdi.
Çalıştığım firmalardaki müslüman olmayanlar hele daha bir dikkatliydiler.
Yanımda çay içerlerdi, onlarla dışarı gidip kahve içerken sohbet ederdik bile ki normali bu.
Sokaktaki aç seni yemek yerken görüyor, özeniyor, dilenemiyor ama aç veya senin yediğin, iskenderi, hamburgeri alamayacak kadar fakir.
Sosyal medya daha bir ilginç; yemek paylaşımları hep olur, check-in'ler, şu yemeği yaptım, bu lezzeti şurada içiyorum falan...
Ama bu oruç ayında özendirebilecek görsel biraz sorunlu, hele içki alemindeydik daha karışık.
Kimse kimseye karışmasın ama karışmayacak diye de bu kadar olur mu bilmem.
Sonuç olarak çıldıranların abarttıkları oluyor, ama biz sosyal medya kullanıcıları da biraz abartıyor olabiliriz:)
Ha, sen yine paylaş canım, gündüz vakti şu kahvecideyim, öğlen yemeğinde şu ünlü restorantda şu lezzetleri tattım, sorun yok.